Burun, yüzümüzün merkezinde bulunan ve estetik açıdan çok önemli bir organdır. Aynı zamanda solunumun ilk başladığı yerdir. Kemik, kıkırdak bunları birleştiren bağ dokusu ve tamamını örten ciltten oluşmuştur. Şekli genetik faktörlerden etkilendiği kadar çevresel faktörlerden de etkilenmektedir. Güzel bir burun aynı zamanda iyi nefes almalıdır.
Burun Ameliyatları burnun belirli bir kısmına uygulanabildiği gibi genel olarak bütünsel yaklaşım benimsenir.
Yapılacak girişim hastanın ihtiyaçlarına göre belirlenmelidir.
- Estetik tip-plasti: Sadece burun ucu düşüklüğü veya kaba burun ucu görünümü olan hastalar için uygulanan, burun ucundaki kıkırdaklara yönelik olarak yapılan bir ameliyattır.
- Estetik burun ameliyatı: Bütün buruna müdahele edilir burun gövdesi ve kemik çatı da düzeltilir
- Septoplasti ve veya septorinoplasti: Burunda şekil bozukluğu, eğrilik, kemerleşme veya çöküklük varsa, nefes almayı engelleyen durumlarda yapılan müdahale şeklidir.Bu müdahale Estetik Rinoplasti ameliyatı ile aynı anda yapılabilir.
Bu işlemler sadece burun içinden yapılan kesilerle Kapalı Rinoplasti şeklinde veya burun ortasındaki köprüden kesi yapılarak AÇIK RİNOPLASTİ şeklinde yapılabilir. Ayrıca son dönemde yeni kullanıma giren PİEZO cihazı yardımıyla bu ameliyat daha az ağrılı, daha az ödemli ve daha az morlukla olmaktadır. İyileşme dönemi de daha kısa sürmektedir.
Kimlere Yapılabilir:
Burun operasyonları, burun dış görünüşünde eğrilik, şekil bozukluğu, kabalık gibi deformitesi bulunan hastalara yapılabilir. Estetik problemlerle birlikte, nefes alma problemleri olan hastalara da uygulanabilir.
Rinoplasti Öncesi ve Sonrası
- Rinoplasti ve/veya septorinoplastiden en az 1 hafta önce sigara kullanımı kesilmelidir. Ayrıca kan sulandırıcıların kullanımı da mümkün olduğunca düzenlenmelidir. Bitki çayı ve vitamin destekleri 7-10 gün önce kesilmelidir.
- Hasta genel anesteziyle ameliyat edilir ve bir gece hastanede yatış vardır.
- Ameliyat sonrası morluk ve şişlik kişiden kişiye değişik oranda görülebilir. Oluşan morluklar 7-10 gün içerisinde düzelmektedir.Ameliyattan sonraki 24 saat içinde düzenli soğuk uygulama yapılması morarmayı önemli ölçüde azaltmaktadır.
- Operasyon sonunda burun içine silikon tampon burun üzerine de alçı uygulanır. Burun tamponu en az 3 gün tutulmaktadır. Alçı 7 gün kadar kalmaktadır.
- Rinoplasti sonrası iyileşme dönemi yaklaşık 6-12 ay sürmektedir.Burun son şeklini yaklaşık 6. ayda almaya başlar ve hastanın iyileşme hızına bağlı olarak yıllar boyu şekillenme devam edebilir. Alçı çıktıktan sonra ilk 15 günde en fazla olan burun şişliği aylar içinde azalır. Bir ay sonunda, hastamız sonuçtan memnun olsa bile iyileşme süreci devam eder. Nefes almanın normale dönmesi de 4-6 haftayı bulabilmektedir. Bunun nedeni, burun iç örtüsünün (mukozasının) cerrahi travma nedeniyle çalışamamasıdır. En ufak bir salgı veya kabuklanma burnu tıkayabilir. Bu dönemin rahat geçirilebilmesi için burun içi yıkamalar ve nemlendiriciler önerilir.
- Burun ameliyatlarında hedef kişinin yüz yapısına uygun, ameliyatlı olduğu anlaşılmayan doğal burunlar yapmaktır. Planlamada hasta ile birlikte karar vermek esastır. Fotoğraf simülasyon çalışmaları yapılabilir. Bu çalışmalar ameliyat sonucunu garanti etmeyip, planlamayı ve yapılabilecek değişiklikleri hasta ile tartışmak için kullanılır.
Bazı insanlarda yaşlanma göz çevresinde başlar. İnce kırışıklıklar, derinin katlantı şeklinde sarkması, renk değişiklikleri ve torbalanmalar en sık görülen sorunlardır. Bu durum kişilerin yorgun ve olduğundan yaşlı görünmesine sebep olur. Göz kapağı estetiği tek bir işlem ile bir insani oldukça genç gösteren bir operasyondur. Bu operasyon ile fazla sarkmış deri dokusu ve varsa yağ toplulukları alınır. Bu operasyon oldukça hızlı bir şekilde sonucu gösteren, dikişleri çok çabuk iyileşen ve hemen normal hayata dönülebilen bir cerrahi işlemdir.
Üst ve alt göz kapağına yönelik cerrahi işlemler tek tek veya aynı anda her ikisi birlikte yapılabildiği gibi kaş asma, yüz germe, badem göz estetiği ile birlikte de yapılabilir.
İz nerede kalır?
Her insanın fizyolojik olarak üst göz kapağında ince bir deri kıvrımı vardır. Üst göz kapağına yapılan işlemler göz kapağının bu kıvrıma yerleştirilir bu nedenle doğal bir çizgi gibi görünür.
Alt göz kapağında ise fazla deri olduğu takdirde kirpik hemen altından kesi yapılır, bu iz zamanla iyice silikleşir.
Fakat alt göz kapağı derisinde fazlalık yoksa sadece göz torbası var ise bu durumda göz kapağının iç kısmından yapılan kesi ile bu göz torbaları düzeltilir ve iz dışarıdan hiç görülmez.
İyileşme ne kadar sürer?
Ameliyat sonrası dikişleri kapatan ince bantlar uygulanır. Bu bantlar 3. günden itibaren çıkartılabilir. Ortalama 5-7 gün sonra dikişler alınır ve hastalar dikiş hatlarını tahriş etmeyecek şekilde hemen makyaj yapılabilinir. İyileşme süresi kişiden kişiye değişebileceği gibi ortalama 2-4 hafta sürmektedir.
Lens kullanımına ortalama 1 hafta sonra başlanabilir.
Şişlik ve morluk oluşumu kişinin cilt rengine, beslenmesine, kanın sululuk oranına göre değişebilmektedir. Oluşan morluklar kullanılan morluk önleyici kremlerle hızlı bir şekilde düzelmektedir.
Bu ameliyattan sonra göz kapağı açık kalır mı?
Hastaların en çok korktuğu ve sorduğu soru budur. İyi bir planlama ile alınacak deri miktarının belirlenmesi gözde açıklık kalmasını önleyecektir. Ameliyat sonrası oluşan şişlik ve konulan bantlara bağlı geçici açıklıklara bazı hastalarda rastlanmaktadır. Bu durum bantların alınması ve şişliklerin inmesiyle hızla düzelir. Alt göz kapağında dikiş iyileşme döneminde dikiş hatlarında sertleşme ve çekilmeler görülebilir. Bu durumda nemlendirici ile masajlar önerilir ve problem düzelir.
Göz kapağı estetiği için yaş sınırı var mıdır?
Bu operasyonda üst yaş sınırı yoktur. Oldukça genç insanlarda da genetik nedenlerle göz kapağında deri fazlalığı, göz altı halkası ve de yağ fazlalığı gözlenmektedir. Bu hastalarda da operasyon yapılabilinir.
Bu operasyon sonrası;
Göz kapağı estetiği ile üst kapaktaki kirpiklere değen cilt katlantısı düzelir, alt kapaktaki torbalar ve ince cilt kırışıklıklar düzelir.
Badem Göz Estetiği
(Kantoplasti)
Göz şekli ve göz kapakları insanlarda gençlik ve güzelliğin göstergelerinden biri olarak kabul edilmektedir. Normal anotomide gözün dış kısmı iç kısma göre 2-4 mm daha yukarıda yer alır ve yatay düzleme göre dış kısım yukarı doğru 10-15 derecelik açı yapar.
Yapısal olarak ve yaşa bağlı olarak bu açı kaybolabilir ve göz dış üçgeni aşağı doğru yer değiştirebilir. Bu durum kişide mutsuz ,yorgun bir ifadeye ve göz çevresindeki yaşlı görünüme sebep olur.
Göz dış üçgenindeki aşağı yer değiştirmeyi düzeltmek ve daha genç göz çevresi görünümü oluşturmak için yapılan işlemlerden birisi badem göz estetiğidir. Bu ameliyat üst ve alt göz kapağı estetiği ile birlikte yapılabildiği gibi tek başına da yapılabilir.
Operasyon lokal anestezi altında gerçekleştirilir. Gözün dış kısmına yapılan bir kesi ile girilerek göz kapaklarını kemik çatıya tutturan gevşemiş bağlar dikişler yardımıyla daha yukarı alınarak sabitlenir. Böylece göz kapağı dış üçgenine şekil verilmiş olur. Göz açıklığı değişmez. Cilde çok ince dikişler atılarak ince bir bantla kapatılır. 3 gün sonra bant çıkartılabilir. Dikişler 5-7 günde alınır.
Hasta operasyon sonrası günlük hayatına devam edebilir. Göz kapağı çok iyi iyileşen bir bölge olduğu için başlangıçta operasyon alanı pembe bir çizgi gibi görünse de iyileşme tamamlandığında belli belirsiz hale gelir. Her ne kadar uzun kalıcı dikişler kullanılsa da yaşla birlikte kemik yapıda kaslarda ve ciltte değişiklikler olacağından operasyon ömür boyu kalıcıdır demek yanlıştır. Fakat hastalarda uzun süre etkileri devam eden bir işlemdir.
Bu operasyon sayesinde kişiler üzgün ve yorgun ifade veren göz çevresinden kurtulup, genç ve çekici göz kapaklarına sahip olur.
Badem göz estetiği ameliyatında istenilen estetik etkiyi oluşturmak için kaş seviyesi düşükse kaş asma ameliyatı ile veya botulinum toksin uygulaması ile kombine etmek gerekebilir. Son günlerde ip uygulamaları ile badem göz etkisi oluşturulabilmektedir. İp uygulamaları lokal anestezi altında uygulanır. Kullanılan ipin içeriğine göre etki 1-2 yıl sürmektedir.
İlerleyen yaş ile birlikte cilt gevşeyip sarkarken, buna bağlı cilt altı dokularda gevşer ve sarkar, yağ dokuda ve kemik dokuda da hacim kaybı gözlenir. Bu gevşek ve hacmi azalmış yüz dokusu kişiyi üzüntülü, yorgun veya sinirli göstermektedir. Her insan farklı yaşlanır. Tüm yüz dokusu sarktığı gibi bazen alın bölgesi, yanak veya boyun bölgesinin daha çok sarkması da gözlenebilir.
Çene hattımızda zamanla oluşan sarkık ve gevşek cilt dokusu, dudak yanlarında derinleşmiş ve gevsek cilt dokusu, yanaklardaki sarkık, derinleşmiş çizgili görünümler erkek veya bayanlarda yaşlı, yorgun bir ifadeye neden olmaktadır.
Böyle bir görünüme yaşın ilerlemesi, aşırı kilo alıp vermeler, aşırı güneşlenme, sigara kullanımı ve bir takım hastalıklar sebep olabildiği gibi genetik nedenlerde genç yaşta dahi sorunlar oluşabilmektedir.
Yüz sarkıklığı veya çizgileri olanların mutlaka ameliyat mı olması gerekir?
Tüm yüz sarkmaları veya çizgilenmeleri mutlaka ameliyat ile düzelir diye düşünmek yanlıştır. Bu tarz şikayetleri olan hastaların muayeneleri sonucunda en uygun, sağlıklı ve sonucu hızla görülen tedavi şekli seçilir. Yüz germe ameliyatları uzun ve kapsamlı ameliyatlardır ve hasta seçiminin doğru yapılması gerekir.
Aynı anda başka ameliyat da yapılır mı?
Yüz germe ameliyatları yüze yağ enjeksiyonu, ip askılar, boyun germe ve göz kapağı estetiği ile birlikte aynı anda yapılabilir. Hacim kaybı olan alanlara yağ enjeksiyonu bu ameliyatın ayrılmaz bir parçasıdır. Son yıllarda gelişen teknoloji ile hastanın yüzünde şişlik ve morluk çok daha kısa sürmektedir.
Yüz germe ameliyatlarında iz kalır mı?
Bu operasyonlardan sonra iz kulak önü ve arkasında oldukça ince çizgi olarak gözlenir, zamanla bu iz iyice silikleşir. Bu izin dikkat çekici olması daha cok hastanın kişisel özellikleri ve alışkanlıklarına bağlıdır.
Yüzde asimetri olur mu?
Tam tersine bu ameliyat ile yüzdeki mevcut asimetriler düzeltiltmek hedeflenir.
Yüz germe ameliyat süreci:
Ameliyat genel anestezi altında gerçekleştirilir. Ameliyat öncesi kesi yapılacak alanlar planlanır. Bu ameliyatta sadece cilt çıkartma işlemi yapılmayıp esasında sarkmış deri altı dokular olması gerektiği yerlere asılmakta, dikişlerle iç dokulara sıkılaştırma uygulanmaktadır. Ameliyat kulak önü bölgede yüz sinirlerine komşu alanda yapıldığından oldukça hassas ve uzmanlık gerektiren bir işlemdir. En son aşamada deri fazlası çıkartılarak dikişler atılır. Deri dolaşımını korumak için cilt çok gergin kapatılmamaya çalışılır. Kanama kontrolü için küçük drenler konulabilir.
Hastanede kalış 2 gündür. Yüz özel bir bandajla sarılabilir veya özel yüz korseleri kullanılabilir. Ameliyat sonrası dikişleri gerecek ve cilde bası yapacak kafa pozisyonlarından kaçınılmalıdır. Korsenin en az 3 hafta kullanılması önerilir. Dikiş iyileşmesi genellikle 7-10 gün içerisinde olmaktadır. İlk günlerde yüzde şişlik ve bazı alanlarda morluklar olabilir fakat hızla düzelir. Tam iyileşme 6-12 ay devam edecektir. Bu iyileşme sürecinde gerekli destek uygulamalar yapılabilir.
Yüz germe ameliyatlarında hedef doğal bir sonuç elde etmektir. Aşırı gerginlik ve mimiklerin kaybolması istenilem durumlar değildir. Bu ameliyatlar yaşlanma sürecini durdurmaz sadece zamanı geri alır, yaşına göre daha iyi duruma getirir ve hasta iyileştirilmiş durumundan sonra yaşlanmaya devam eder. Kişinin beslenmesi, cildine yaptığı bakım ve uygulamalar, su içimi, güneş maruziyeti, sigara kullanımı ve ilaçlar tekrar yaşlanma sürecini etkileyecektir. İlerleyen yıllarda hasta tekrar ameliyat olmak isterse 2. kez yüz germe ameliyatı yapılabilinir.
Bişektomi Nedir?
Günümüzde erkekler ve kadınlar, fiziksel görünüm açısından ideallerine ulaşabilmek için genç ve sağlıklı bir görünüme sahip olmak adına birçok estetik operasyondan faydalanmaktadır. Bu estetik cerrahilerden biri de bişektomi operasyonudur.
Yüzün daha iyi bir görünüm kazanmasını sağlayan bişektomi aynı zamanda yanak cerrahisi olarak da bilinmektedir. Bişektomi operasyonu ile daha belirgin elmacık kemikleri ve daha ince bir yüz hattına sahip olunabilir.
Kimler Bişektomi Yaptırabilir?
Bişektomi operasyonu normal kiloya ve yuvarlak bir yüze sahip 18 yaşından büyük erkekler ve kadınlara uygulanabilir. Bununla birlikte aşırı kilolu veya obezitesi olan kişilere ve 45 yaşın üzerindeki hastalara önerilmemektedir.
Bichat adı verilen yağ torbalarında zamanla önemli ölçüde azalma meydana gelir, bu da operasyon geçirecek kişinin yüzünde erken yaşlanmaya neden olabilir. Yine de her hastada farklılık olabileceği için operasyonu yapacak hekimin hastayı detaylı olarak değerlendirmesi oldukça önemlidir.
Bişektomi ameliyatı için uygun bir hasta olup olmadığınızı bilmek için hekim tarafından size sorular sorulabilir ve sonrasında da bir takım testler istenebilir.
Bişektomi yüzün daha uzun ve daha ince görünmesini sağlarken yüzde meydana gelen yuvarlak görünümün ortadan kalkmasına da yardımcı olur. Bişektomi operasyonu geçiren hastalar ayakta tedavi gördükleri için yine aynı gün içerisinde taburcu olabilirler.
Bişektomi Nasıl Yapılır?
Bişektomi ayakta tedavi edilen bir ameliyat türüdür diğer bir adıyla da yanak inceltme estetiği olarak da geçmektedir. Bişektomi ameliyatı lokal anestezi ile yapılır. Ameliyattan önce ağız temizliğinin yapılması oldukça önemlidir. Bişektomi ameliyatı öncesi yapılan temizlik meydana gelebilecek enfeksiyon problemlerinin azalmasına yardımcı olacaktır.
Bişektomi, cerrahın yanakların içinde, yağ torbalarının yanında küçük bir kesi ile müdahale ederek yaptığı bir operasyon türüdür. Hastaya lokal anestezi işlemi uygulandıktan sonra cerrah yanak içine küçük bir kesi atar ve forseps ile doğal bir görünüm vermek için bichat (yağ dokusu) torbalarını kaldırır. Yağ torbaları çıkarıldıktan sonra, yaraya dikiş atılır. Bu işlem her iki yanağa da uygulandıktan sonra yani ameliyat sona erdiğinde, cerrah sıkıştırıcı bir bandajla işlemi tamamlar. Bişektomi ameliyatının tamamı 30 ila 45 dakika arasında sürer ve hasta aynı gün içerisinde taburcu edilir.
Bişektomi Ameliyatı Öncesi
Bişektomi ameliyatı sonrasında daha hızlı bir iyileşme süreci için hasta ameliyattan bir hafta önce alkol almayı bırakmalı ve sigara içmeyi sonlandırmalıdır. Ameliyat öncesinde hasta tarafından kullanılan aspirin veya kan sulandıran ilaçlar kullanılıyorsa bu tarz ilaçların alınması bırakılmalıdır.
Eğer hasta sağlık sorunları nedeniyle düzenli olarak ilaç kullanıyorsa, ameliyat öncesinde doktoruna kullandığı tüm ilaçları bildirmelidir. Hamile kadınlar veya ciddi sağlık sorunları olan kişiler, bişektomi ameliyatına karar vermeden önce mutlaka bir doktora görünmelidir.
Bişektomi Ameliyatı Sonrası
Bişektomi ameliyatı sonrasında her hastanın iyileşme süreci farklılık gösterebilmektedir. Fakat genel olarak operasyondan sonraki 14 günlük süreçte hastalarda iyileşme gözlemlenir. Bişektomi ameliyatından sonraki ilk üç gün boyunca, yumuşak besinler ve soğuk içecekler tüketilmesi olası bir kanamanın da önüne geçecektir. Aynı zamanda hastaların güneşe maruz kalmaması da önerilmektedir.
Bişektomi operasyonu sonrasında yağ torbaları çıkarıldıktan sonra, olası bir iltihaplanma halinde 3 ila 6 ay boyunca kaybolacaktır. Olası iltihaplanma genellikle yüzün alt çene bölümünde gerçekleşmektedir.
Bişektomi ameliyatı ile yüzdeki elmacık kemiklerinin daha belirgin bir hale gelmekte ve yüze daha uzun bir görünüm verilmektedir
Bişektomi Ameliyatı Sonuçları
Bişektomi ameliyatı yatış gerektirmediği için operasyonun hemen sonrasında hasta günlük hayatına hızlıca adapte olabilir.
Herhangi bir enfeksiyon oluşması durumunda ise enfeksiyonu önlemek için hekim tarafından verilen antibiyotik tedavileri ve ağız bakım ürünlerinin düzenli ve talimatlara uygun kullanılması gerekir.
Bişektomi ameliyatı sonrasında en az 2 saat sonra basınçlı bandajla kalınması gerekir, bandaj aynı zamanda morarmayı da önleyecektir. Yüz bölgesinde belirli bir şişlik hissedilebilir, ancak bu durum normaldir.
Bişektomi ameliyatından sonraki 3 gün boyunca her 4 saatte bir 15 dakika boyunca doğrudan yanağınıza soğuk pres uygulayarak şişmeyi azaltabilirsiniz. Bişektomi ameliyatı ağız içinde yapıldığı için 7 gün boyunca her 12 saatte bir tuzlu su ile gargara yapmak ve hekiminizin verdiği ilaçları kullanmak oldukça önemlidir.
Ayrıca hastanın ilk 5 gün boyunca ağır ve fiziksel aktivitelerden uzak durması gerekir. Operasyondan 5 gün sonra günlük aktivitelerinize normal olarak devam edebilirsiniz. Özellikle yaz aylarında bişektomi ameliyatı olduysanız mutlaka güneş kremi kullanılması tavsiye edilmektedir.
Bişektomi operasyonu sonrası hastada yara izi oluşmaz. Operasyon yanak içinden yapıldığı için dışarıdan bakıldığında herhangi bir ameliyat izi ile karşılaşılmaz. Operasyon sonrasında şişliklerin inip hastanın yüzünün oturması belirli bir zaman alabilir. Bu durum kişiden kişiye değişiklik gösterebilmektedir.
Bişektomi operasyonu sonrasında kişiler yepyeni bir yüz görünümüne kavuşmayı bekleseler de, bişektomi ameliyatı yüz ovalinin giderilmesini kapsamaktadır.
Hollywood Yanağı Esteteği, Bişektomi Ameliyatıyla mı Yapılır?
Bişektomi ve Hollywood yanağı estetiği birbiriyle karıştırılmaktadır. Hollywood yanağı estetiğinde kişilerin yüz görünümleri olduğundan çok daha farklı gözükürken bişektomi de ise sadece yanak bölgesindeki yağlara müdahale edilir. Bu da kişinin yüz görünümünde çok farklı bir görünüme neden olmaz.
Hollywood yanağı estetiği daha komplike operasyonlarla yapılmaktadır. Hollywood yanağı estetiğinde alınan yağ oranı, bişektomiye göre daha fazla ve daha farklıdır. Ayrıca elmacık kemiklerine ve çene bölgesine de çeşitli müdahalelerde bulunulmaktadır.
Bişektomi Ameliyatı Sonrasında Oluşabilecek Risk Faktörleri
Hemen hemen tüm ameliyatlarda beklenmedik durumlar veya risk faktörleri gelişebilir. Bişektomiyani diğer bir adıyla yüz inceltme estetiğinde, yağ çıkarma operasyonu esnasında bazı riskler oluşabilir. Bu yüzden ameliyat öncesinde hekimin detaylı olarak araştırılması ve daha önce yapmış olduğu operasyonları incelemek gereklidir.
Bişektomi ameliyatı her ne kadar basit bir ameliyat gibi gözükse de yüz bölgesindeki sinirler zarar görebilir, yüz felci ya da kalıcı hasarlar gibi durumlar ortaya çıkabilir. Yine yağ dokularına yakın olması sebebiyle tükürük bezlerine de zarar verilebilir. Bu yüzden operasyonu yapacak hekimin konusunda uzman olması oldukça önemlidir.
Bişektomi ameliyatı sonrasında ortaya çıkabilecek risk faktörlerinden bazıları ise şöyledir;
- Kanama
- Enfeksiyon
- Kesilerin zor iyileşmesi
- Hematom
- Anesteziye bağlı gelişen durumlar riskleri
- Sıvı birikimi (seroma)
- Uyuşma veya diğer his değişiklikleri
- Şişlik
- Yüz felci
- Dil bölgesinde yaralanma
- Kardiyak ve pulmoner komplikasyonlar
- Asimetrik yüz hatları
- Yetersiz estetik
- Yeniden cerrahi olasılığı
- Kalıcı ağrı
Hastanın iyileşmesi açısından doktorun tavsiye ettiği tedavi yöntemlerine uyulması son derece önemlidir. Fakat her cerrahi prosedürün komplikasyonları olabileceği de unutulmamalıdır.
Bişektominin Zararları Var Mı?
Öncelikle bişektomi ameliyatındaki en önemli etkenin doktor olduğunu unutmamak gerekir. Operasyon esnasında kullanılan yöntemler kadar doktorun da tecrübesi son derece önemlidir. Doktorun yüz bölgesine nasıl müdahalesi ve nasıl şekil vereceği gibi konular tamamen doktorun tecrübesi doğrultusunda şekillenmektedir.
Bişektominin genel olarak bilinen bir zararı bulunmamaktadır, fakat ameliyata bağlı gelişen risk faktörleri gelişebilir. Yanak içinde yer alan yağ torbaları sinirlere yakın olduğu için operasyon esnasında sinirlere uygulanan baskı sebebiyle ağrıya neden olabilir. Bişektomi ameliyatı sırasında en sık karşılaşılan faktörler arasında ise enfeksiyon riski bulunmaktadır
Kaş düşüklüğü veya alın bölgesindeki deri gevşekliğinde bu bölgedeki deri fazlalığı alınabilir ve alında daha gergin, kaşlarda daha kalkık bir görünüm sağlanabilir.
Kadın ve erkeklerde kaş pozisyonu farklıdır; kadınlarda kaşın kuyruk kısmının daha yukarıda olması istenirken, erkeklerde daha düz bir kaş görünümü tercih edilir.
Bu ameliyat izi nerede olur?
Kaş asma ameliyatları hastanın problemine, yaşına ve istenen kaş pozisyonuna göre değişik tekniklerle yapılabilir. Son yıllarda sadece iple yapılan kaş askılama işlemleri oldukça yaygınlaşmıştır.
Yaşı ileri alında derin kırışıklıkları olan hastalarda iz direkt kırışıklık içinde saklanacak şekilde veya saç çizgisine saklanacak şekilde deri çıkartılarak kaş kaldırma işlemi yapılabilir. İyileşme süreci oldukça hızlı olmaktadır.
Bazı hastalarda kaş kıllarının üst sınırından deri çıkartılarak kaş kaldırılabilir. Dikişler kıl diplerine komşu alana yerleştirildiğinden belirgin iz oluşmaz.
Genç hastalarda en sık kullanılan yöntem şakak bölgesinde saçlı deride 3 cmlik kesi yapılarak kaş altı dokuların asılmasıdır. Bu tekniktede izler saç içerisinde kaldığından görünmeyecektir.
Hangi teknik kullanılacağı hastanın ihtiyacına ve muayenesi sonucunda karar verilir.
Yaklaşık 1 hafta sonra hastalar işlerine dönebilirler.
Ortalama 2 -3 hafta ödem yani şişlik gözlenebilir, bu genelde hastadan hastaya değişmektedir.
Kaş asma işlemi sonrası kaşlar tekrar düşer mi?
Ameliyattan sonra yaşlanma devam edeceğinde yıllar içinde kaşlarda tekrar düşme olabilir. Bu süreç kişinin yaşlanma süreci ile paralel seyreder. Toksin uygulaması ve cilt gençleştirici uygulamalar ameliyatın etkilerinin uzatılmasına yardımcı olur.
Kaş asma ameliyatı ile birlikte yapılan işlemler?
Kaş asma ameliyatı genellikle göz kapağı ameliyatları ile birlikte yapılır. Yüz germe, yağ enjeksiyonları, burun ameliyatları ile birlikte yapılabilir.